Kanunda vesayet kurumu düzenlenirken, sahibi belli olmayan malların idaresi veya bir kimsenin belli çıkarlarının korunması gibi hallerde, bu işleri mahkemenin gözetiminde yapacak kişilerden de bahsedilmiştir. Mahkeme tarafından, kanunda belirtilen durumlarda, yine kanunda gösterilen işlemi görmek üzere görevlendirilen bu kişilere kayyım denir. Kayyım tayinini gerektiren, durumların neler olduğu ve kayyımın görevlendirildiği işi hangi kurallara tabi olarak yapıp yürüteceği kanunda gösterilmiştir “Kanunî Müşavir” adı verilen temsilcilik kurumu da kayyımlığa ilişkin hükümler arasında düzenlenmiştir (MK. M.379).
Kanun, vesayet organları olarak tanımladığı organların, vesayet işlerini yürütürken “müdebbir bir müdür” gibi hareket edeceklerini ve böyle hareket etmeyerek kusur işledikleri takdirde, meydana gelen zarardan sorumlu olacaklarını kabul etmiştir. Bu sorumluluk, birinin ödeyemediği zarardan bir üstünün sorumlu tutulması şeklinde kademeli bir sorumluluktur (MK.M.412). Ayrıca vasi ve vesayet daireleri tarafından ödenemeyen zararları “hazine”nin tazmin yükümü vardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder